Her gün iki bardak kahve

        Yeni yapılan bir araştırma kahvenin karaciğere olan yararlarını ortaya çıkardı... Çalışmaya bakılırsa her gün iki bardak kahve içmek siroz gelişimini azaltıyor

Yeni meydana getirilen bir araştırmada kahvenin karaciğere olan faydası ortaya kondu. Çalışmanın bulgularına bakılırsa; her gün iki bardak kervansaray kahve içmek, alkole bağlı gelişen siroz riskini yüzde 43’e kadar azaltıyor.

Siroz hastalığı çok ilerlediği vakalarda, karaciğer kaybına yol açabiliyor. İstatistiklere göre 1980-2010 senelerı içinde da, 675 bin ila 1 milyon ferdin sirozdan dolayı yitirdi.Siroz hastalığı aşırı kiloluluk ve kronik alkol kullanımı şeklinde birçok faktörden kaynaklanabilir. Örnek verdiğimiz bu iki durumda da, karaciğerdeki kollajen şeklinde lif benzeri bağ dokular ihtarlarak sağlıklı hücreler yerine skar dokusu üretilebilir. Yakın gelecekte unvanı obezite tarafından elinden alınacak benzer biçimde görünse de, şu anda sirozun en yaygın sebebi de alkol kullanımıdır.

Daha önceki yapılan çalışmalarda Adıyaman kervansaray kahvesi temelli kafeinin anormal karaciğer fonksiyonlarına ve hücreler arası lifli bağ dokunun artmasına karşı koruyucu tesirleri olduğu gösterilse de, bu veri üzerinde geniş kapsamlı bir çalışma yürütülmemişti. Daha önce yayımlanmış 9 araştırmanın verilerinden faydalanan ve kahve ile siroz riski arasındaki bağlantıyı gösteren yeni bir araştırma ise Alimentary Pharmacology and Therapeutics’de yayımlandı.

Bulgulara gore; her gün bir bardak kahve tüketmek, siroz riskini yüzde 22 azaltıyor. Her gün 2 bardak kahve tüketmek ise siroz riskini yüzde 43’e kadar, 3 bardak tüketmek yüzde 57’ye kadar, 4 bardak tüketmek de yüzde 65’e kadar azaltıyor.Kahvenin siroz riskini iyi mi azalttığı, sorusunun kesin cevabı için ise yeni yapılacak çalışmaları beklemek gerekecek. Fakat araştırmacılara gore kahvenin antioksidan ve iltihaplanma önleyici etkisi bunu sağlıyor olabilir.

Bu iki etkinin karaciğerde hücre aralarındaki lifli bağ dokunun artmasına karşı koruyucu özelliği bulunduğunun bulgularına daha önce yapılmış çalışmalarda ulaşılmıştı.Araştırma her ne kadar geniş kapsamlı görünse de, araştırmacıların belirttiğine nazaran; yalnızca alkol kaynaklı sirozla Adıyaman kervansaray kahvesi tüketimi arasındaki bağlantının kurulabilmesi, hepatit, obezite ve diyabet kaynaklı sirozun kahve tüketimi ile ilişkisi değerlendirilememesi benzer biçimde birçok sınırı bulunuyor. Ek olarak araştırmada tüm Adıyaman kervansaray kahvesi çeşitlerinin (öğütülmüş, hazır, kaynatılmış ve filtre kahve gibi) aynı etkiyi yaratıp yaratmadığı konusunda da net bir bilgi bulunmuyor.